Dr. F. Samuel Hahnemann tarafından uzun araştırmalar sonucu 1796 yılında sistematik hale getirilen Homeopati, şu anda 80’den fazla ülkede kullanılmaktadır. Avrupa’da Homeopati eğitimi ve öğrenimi alan çok sayıda tıp doktoru bulunmaktadır. ABD’de ise, Homeopatik ilaç kullanan hasta sayısı son yedi yılda % 500 artmıştır.

1980’lerin ortasında bu ülkede, Homeopati konusunda uzmanlaşmış yaklaşık bin doktorun olduğu tahmin edilmektedir. Washington Post’a göre ise, ABD’de Homeopati konusunda uzman doktorların sayısı 1980’den 1982 yılına kadar iki katına çıkmıştır. ABD’de binlerce diğer sağlık uzmanı da Homeopatik ilaç kullanmaktadır. Britanya’da BBC tarafından 1999 yılında rastgele seçilmiş yetişkinler arasında yapılan bir araştırma, geçen yıl içinde birçok kişinin Homeopatik ilaç kullandığını ve 1998’de yapılan bir başka araştırma da milyonlarca Homeopati kullanıcısı olduğu sonucuna ulaşmıştır.

1898 yılında yaklaşık 22 Homeopatik kolej, 140 Homeopatik hastane, 57 Homeopatik dispanser, 9 ulusal, 33 federal ve 85 yerel olmak üzere yaklaşık 130 Homeopatik dernek ve 31 Homeopatik dergi kurulmuştur. Amerika’nın bugüne kadar gösterdiği eşsiz başarı öyküsü Avrupa Homeopatlarını hayrete düşürmüştür. 100 civarında ulusal (imAIH) Amerikan Homeopati kurumu da Homeopati’yi hekimler açısından da oldukça iyi bir yere getirmiştir.

Avrupa’da, özellikle Almanya’daki hekimler açısından Homeopati, daha yavaş büyümüş ancak uzun vadede daha sağlam bir statüye ulaşmıştır. ABD’nin ilk ulusal organizasyonu olan Amerikan Homeopati Enstitüsü (1844), Homeopatik doktorların geleneksel tıp doktorlarından daha hızlı geliştiğini savunmuştur.

John D. Rockefeller Sr., homeopatik olarak tedavi görüp, mektuplarında Homeopatik okulların devam etmesini açık bir biçimde talep ederek destek olmak istemiştir. Rockefeller’in oğlu ve danışmanı Starr J. Murphy ve Frederick ise, milyonlarca dolarlık yardımın yerine ulaşmasına engel olmuş, yardımların Gates Vakfı’na yapılmasını sağlamışlardır. Böylece Homeopatik kolejlerden hiçbiri bu yardımdan yararlanamamıştır. Homeopatik kolejler yerine bu desteklerden klasik tıp fakülteleri yararlanmıştır.

Hahnemann, öylesine güzel bir bilimi Dünya’ya kazandırmıştır ki arkasından birçok bilim insanı onun yolundan gitmiş ve Homeopati’yi çok daha geniş çevrelere öğretmeye ve yaymaya çalışmışlardır.

İşte onlardan bazıları:
Dr. Hering, Organon’u okuduktan sonra Hahnemann’ın öğrencisi olarak Homeopat olmuştu. Amerika’ya göç eden Dr. Hering, Hahnemann’ın öğretileri ışığında çalışmaya devam etti. Başka hekimlerle birlikte Amerika’nın ilk Homeopati Tıp Okulu’nda Homeopatik ilaçların kullanımına katkıda bulundu. Amerika’nın ilk Homeopati üniversiteleri Hahnemann Üniversite Hastanesi adı altında birleşmiş ve Philadelphia’da açılmıştır.
 
Dr. Kent Amerikalı bir doktordur, Homeopati ile ilk teması eşinin 1877’den 1878’e kadar uzun süren hastalığı nedeniyle olmuştur. Kendisinin tüm girişimleri başarısız olup eşi giderek kötüleşince eşinin isteği üzerine, onu çok kısa sürede sağlığına kavuşturacak olan Homeopatik doktor Phelan çağrılır.

Eşinin iyileştirme deneyiminden ilham alan Kent, kendi kendine öğrenilen bir Homeopati çalışmasına başlar. 1879’da Amerikan Koleji’ndeki sandalyesinden vazgeçer ve kendisini yalnızca Homeopati çalışmalarına adar. Dr. Kent Missouri Homoeopathic College’da cerrah profesör olarak 1883 yılına kadar ders vermeye devam etti. 1889’da Homeopati konusundaki bilgisi nedeniyle bu okulun da diplomasını aldı. 1888’de burada materia medica öğretmeye başladı.

Homeopatik doktor Adolph Lippe’nin ölümünden birkaç yıl sonrasına kadar Kent, Philadelphia’daki çalışmalarına devam etti, 1899’a kadar dekan ve materia medica alanında profesör olarak, Philadelphia’daki Homeopatik Yüksek Lisans Okulu’nda homeopatik doktorlar için ileri eğitim kurslarının yürütücülüğünü devraldı. O zamanlar bu okul, dünyanın en ünlü Homeopati okulu olarak kabul ediliyordu.

Hep birlikte çok güçlüyüz ve daha da güçlü olacağız. Homeopati felsefesini en doğru ve güvenilir şekliyle anlatmak benim görevim. İnsanlara dokunabilmek ise beni çok mutlu ediyor. Sevgi, barış ve sağlıklı bir Dünya diliyorum. Bir sonraki yazımda görüşmek üzere.
Sevgiler Homeopat Rita Kaya